Duygu Farkındalığı Kurs İçeriği

    1. Duygu Farkındalığı: Kendini Anlamanın İlk Adımı

    2. Duygusal Okuryazarlık: Duyguları Anlamak ve İfade Etmek

    3. Duygu Çemberi Nedir? Ne İşe Yarar?

    4. PR 1. Duygularla Şefkatle Bağ Kurmak: RAIN Uygulaması

    5. Örnek Çapa İfadeler

    6. PR 2. Çapa İfadelerle Güvende Hissetme Uygulaması

    7. Duyguların Derinliğine Yolculuk: Farkındalıkla Anlamak

    8. Uygulumaları Birleştirerek Pekiştirmek

    9. PR 3. Yürüyüşle Metta: Hareket Halinde Sevgi Dolu Farkındalık

    10. PR 4. Oturarak Metta ve Nefes Farkındalığı: İçsel Dinginlik Pratiği

    1. Olduğu Gibi Kalmak: Dirençle ve Zorlukla Farkındalıkla Çalışmak

    2. Direnci Fark Etmek: Zor Anlarla Çalışmaya Başlamak

    3. Direnç ve Acı: Zor Deneyimlerle Farkındalıkla Kalmak

    4. PR 1. Dirençle Yazmak: İçsel Engelleri Görmek

    5. Hislerin Tonlaması: Duyguların Bedendeki İzlerini Keşfetmek

    6. PR 2. Günlük Hayata Nasıl Adapte Edebiliriz?

Kurs Detayı

  • 16 ders
  • 2 saat video içeriği

Duygusal farkındalık ne demek?

duygusal farkındalık

Duygusal farkındalık, kişinin yaşadığı duyguyu fark etmesi ve o duygunun neden ortaya çıktığını anlayabilmesidir. Yani bir şey olduğunda sadece sinirlenmek ya da üzülmek değil, ‘ben şu anda neden böyle hissediyorum?’ diye düşünebilmek. Bu, insanın kendini tanımasını ve duygularına daha bilinçli şekilde yön vermesini sağlar. Duygularını tanıyan biri hem kendini daha iyi ifade eder hem de insan ilişkilerinde daha sakin ve anlayışlı olur.

Duygusal farkındalık nasıl kazanılır?

Duygusal farkındalık kazanmak biraz sabır isteyen aynı zamanda hayatı kolaylaştıran bir süreç. İlk adım, duygularını fark etmeye çalışmaktır. Gün içinde yaşanılan olaylarda hemen tepki vermek yerine ‘şu an ne hissediyorum?’ diye kişinin kendine sorması farkındalığın kazanılması için önemlidir. Örneğin, birisinin sana ters bir şey söylemesi durumunda hemen sinirlenmek yerine, “Ben şu an neden kızdım, Kırıldım mı, yoksa sadece yorgun muyum?” diye düşünmek bile fark yaratır.

Bir başka yöntem, duyguları bastırmak yerine onları tanımaya çalışmaktır. Hissedilen şey kötü bile olsa, onu kabul etmek kişiyi daha dengeli hale getirir. Çünkü bastırılan her duygu bir şekilde geri döner. Bazen bunları bir deftere yazmak, gün sonunda neler hissedildiğini gözden geçirmek bile farkındalığı artırır.

Ayrıca kişinin kendini dinlemesi de önemli. Duygular sadece zihinde değil, bedende de hissedilir. Gerginlik, sıkışma, yorgunluk… Bunlar da bir şeylerin işaretidir.
Son olarak, kendine zaman vermek ve yargılamamak gerekiyor. Duygusal farkındalık, mükemmel olmaya çalışmak değil, kendini tanımak, anlamak ve kabullenmek demektir. Bu düzenli yapıldığında duygular daha kolay yönetilecek ve insanlarla ilişkiler daha dengeli olacaktır.

Duygusal farkındalığın faydaları

Duygusal dayanıklılık nasıl artırılır?

Duygusal dayanıklılık, zor zamanlarda bile ayakta kalabilme ve yeniden toparlanabilme gücüdür. Bu güç doğuştan gelmez, zamanla ve doğru alışkanlıklarla gelişir. Bunlardan bazılarını şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Zorlayıcı duygularla kaçmak yerine onları fark etmek önemli.
  • Her şeyin kontrol edilemeyeceğini bilmek, hayal kırıklıklarını azaltır.
  • Olumsuz düşünceleri yakalayıp yerine daha gerçekçi olanları koymak oldukça önemli.
  • Kişinin kendine karşı nazik olması da dayanıklılığı beklenenden fazla artırır.
  • Küçük hedefler koymak motivasyonu diri tutulmaya aracılık eder.
  • Duyguları paylaşmak, kişinin üzerindeki yükü hafifletir ve ciddi bir rahatlama sağlar.
  • Yeterli uyku, sağlıklı beslenme ve düzenli hareket de kişinin zihnini dengede tutarak dayanıklılığı artırır.
  • Derin nefes almakla stresi azaltır. Bu durum dayanıklılık üzerinde olumlu etki gösterir.
  • Her yaşanan olaydan bir şey öğrenmek, kişiyi daha güçlü yapar.
  • Sosyal medyada başkalarıyla kıyas yapmamak, kişinin iç huzurunu korur.
  • Şükretmek, odak noktasını olumsuzdan olumluya çevirir.
  • Sürekli güçlü durmaya çalışmak yerine, bazen dinlenmeye de izin vermek gerekir.

mindfulness

Duygusal farkındalığın faydaları

Duygusal farkındalık, hayatı daha derinden hissetmeyi sağlar. Kişi kendi duygularını tanıdıkça, olaylara refleksle değil, farkındalıkla tepki verir. Bu da stresin kontrol altına alınmasını kolaylaştırır. Kızgınken susmayı, üzülürken sakinleşmeyi, sevinirken şükretmeyi öğrenmek aslında duygusal farkındalığın getirdiği bir olgunluktur.

Bir diğer önemli faydası, insan ilişkilerindeki dengeyi sağlamasıdır. Duygularını tanıyan biri, başkasının duygularını da daha iyi anlar. Bu, empatiyi güçlendirir. Bir tartışmada haklı çıkmaya değil, anlamaya odaklanmak, ilişkileri bambaşka bir noktaya taşır.

Ayrıca duygusal farkındalık, karar verirken sezgileri güçlendirir. Kişi ne hissettiğini bildiğinde, iç sesiyle daha net bir bağlantı kurar. Bu da hem özgüveni artırır hem de hayatta daha kararlı adımlar atılmasını sağlar.

Beden kendi kendini yenileyebilen bir yapıdadır. Bedenin hissettikleri şefkatli, yargılamadan ve mindfulness bir tutumla gözlemlendiğinde onarım başlar.

Duygular fark edilmediğinde, ötelendiğinde, yok sayıldığında daha büyük bir dalga olarak ortaya çıkabilir. Kişiyi zorlayan duygular fark edilmeli ardından değişim için harekete geçilmelidir. Her şeyin geçici olduğunun farkına varılmalıdır.

Kısacası duygusal farkındalık, insanı daha sakin, anlayışlı ve kendisiyle barışık hale getirir. Yalnızca duyguları tanımayı değil, onları doğru şekilde yaşamayı öğretir. Ve belki de en güzeli, hayatın her anını biraz daha bilinçli, biraz daha huzurlu hale getirir.

Duygusal farkındalık beyinde nasıl çalışır?

Duygusal farkındalık aslında beynin içinde harika bir iş birliğinin sonucudur. Beyinde duygularla ilgilenen bölüm amigdaladır. Bir olay yaşandığında ilk tepki oradan gelir. Korku, öfke, mutluluk gibi duyguların ilk sinyali burada oluşur. Ancak bu tepki çok hızlıdır ve bazen düşünmeden hareket etmeye neden olabilir.

İşte tam bu noktada devreye beynin ön kısmındaki prefrontal korteks girer. Bu bölge, duyguları kontrol eder ve “Dur, bir düşün.” der. Yani amigdala duyguyu başlatırken, prefrontal korteks onu yönetir. Duygusal farkındalığı yüksek insanlar, bu iki bölge arasındaki iletişimi daha dengeli kullanır.

Zamanla, kişi duygularını tanımayı öğrendikçe beyin bu iletişimi güçlendirir. Duygular daha net tanınır, tepkiler daha sakin hale gelir. Kısacası duygusal farkındalık, beynin duyguları hissetme ve kontrol etme merkezleri arasındaki dengeyi güçlendirir. Bu denge kurulduğunda, insan hem duygularını bastırmadan yaşar hem de onlara kapılmadan hareket eder.

Duygusal farkındalık nasıl uygulanır?

Duygusal farkındalık, günlük hayatta küçük adımlarla uygulanabilir. Öncelikle bir duygu hissedildiğinde hemen tepki vermek yerine, o hissi fark etmek gerekir. “Şu anda ne hissediyorum ve neden böyle hissediyorum?” sorusu bile farkındalık yaratır.

Duygularımız bedenimizde nerede, nasıl kendini gösteriyor bunu fark etmeli, hislerimizi zihinsel olarak değil duygusal olarak tanımaya çalışmalıyız. Hislerimize neden sonuç üretmemeli, sadece varlığını hissetmeli ve bedende nerede var olduğunu, nasıl var olduğunu görmeliyiz.

Bedende hissettiğimiz duyguyu değiştirmeye çalışmadan sadece gözlemleme yapılmalıdır.

Duygular fark edildiğinde duygunun temelinde yatan hisler çözülebilir. Bazen yaşanılan öfkenin altında yas, üzüntü, hayal kırıklığı gibi temel duygular bulunur.

Hissedilen asıl duygu tespit edilince duyguyu itmeden ya da duyguya yapışıp onunla bütünleşmeden duygu fark edilmelidir.

Duygular ve kimliğin karıştırılmaması için içinde bulunan duygunun o ana ait olduğu bilinmelidir. Duygularda kalıcı değildir gelir bir süre kalır sonra gider.

Duyguları bastırmadan ama onlara kapılmadan yaşamak da önemlidir. Gerekirse duygular yazılabilir ya da kısa bir nefes molasıyla zihin sakinleştirilebilir. Zamanla kişi, duygularını tanımayı ve onları yönetmeyi doğal bir alışkanlık haline getirir.

Duygusal okuryazarlık nedir?

Duygusal farkındalıkla yazma, stresle baş etme de etkilidir. (Duygusal farkındalıkla yazma etkinliği videoda detaylı olarak anlatılmıştır.) Duygusal farkındalık çalışması yaparken sizi rahatsız eden, siz de farklı duygu tonu oluşturan durumu hatırlayın. Direnci tanımlayın. Bu direncinin deneyiminize etkisini bulun. Buna alternatif bir yaklaşım hayal edin.

Farkındalıklı yürüyüş

Farkındalık yürüyüşü nedir?

Farkındalık yürüyüşü, aslında yürürken bedeni ve zihni aynı anda fark etmeye odaklanan bir egzersizdir. Yani amaç hızlı yürümek değil, her adımı hissederek atmak. Ayakların yere temasını, nefesin ritmini, çevrendeki sesleri fark etmeye çalışırsın. Bu sayede zihin geçmiş ya da gelecekten uzaklaşır ve tamamen “şu ana” gelir.

Bilimsel olarak bakıldığında, farkındalık yürüyüşü beynin stresle ilişkili bölgelerinde yatıştırıcı bir etki yaratır. Özellikle nefes ve hareketin birlikte fark edilmesi, sinir sistemini sakinleştirir, kalp ritmini dengeler. Düzenli yapıldığında kaygıyı azaltır, odaklanmayı artırır ve zihinsel yorgunluğu hafifletir. Kısacası basit bir yürüyüş gibi görünse de, farkındalıkla yapıldığında bedeni ve zihni aynı anda dinlendiren güçlü bir yöntemdir.

Duygusal farkındalıkla - mindfulness yürüyerek topraklanma nedir? 

Duygusal farkındalıkla yürüyerek topraklanma, kişinin yürürken bedenini, nefesini ve adımlarını fark ederek anda kalmasıdır. Toprağa, doğaya veya zemine dikkat verildiğinde zihin sakinleşir, stres azalır ve kişi duygusal olarak daha dengede hisseder.

Duygusal farkındalıkla - mindfulness oturma nedir? 

Duygusal farkındalıkla oturma, sessizce oturup dikkati nefese, bedene ve o anki duygu durumuna yönlendirmektir. Amaç zihni susturmak değil, fark etmek ve o anı olduğu gibi kabul etmektir.

Farkındalık seviyesi nasıl yükseltilir?

Farkındalık seviyesini yükseltmenin yolu, yaşamın hızını biraz yavaşlatıp anda kalmayı öğrenmekten geçer. Gün içinde otomatik yaptığın şeylere (nefes almak, yürümek, yemek yemek gibi) biraz daha dikkat vermek iyi bir başlangıçtır. Ne hissettiğini, bedeninin nasıl tepki verdiğini fark etmek farkındalığı derinleştirir.

Ayrıca düzenli nefes egzersizleri, meditasyon ya da kısa sessizlik anları zihni toparlar. Her gün birkaç dakika bile olsa bunu yapmak, farkındalık kasını güçlendirir. Zamanla kişi, geçmişin yükünden ve geleceğin kaygısından uzaklaşıp hayatın tam ortasında olmayı öğrenir.

Farkındalık egzersizleri nelerdir?

  • Nefes farkındalığı: Sadece nefese odaklanmak bile zihni sakinleştirir. Her nefesi fark ederek alıp vermeye çalışmak, anda kalmayı kolaylaştırır.
  • Farkındalık yürüyüşü: Her adımı hissederek yürümek, ayakların yere temasını ve nefesin ritmini fark etmek bedeni rahatlatır.
  • Duygu gözlemi: Gün içinde hangi duyguların gelip geçtiğini fark etmek, onları bastırmadan kabul etmeyi öğretir.
  • Beden taraması: Başından ayak ucuna kadar bedeni zihinde taramak, kasılmış ya da gergin bölgeleri fark etmeye yardımcı olur.
  • Mutfakta farkındalık: Bir şeyler hazırlarken kokusuna, dokusuna, tadına dikkat etmek. Basit ama çok etkili bir egzersizdir.
  • Sessizlik anı: Günde birkaç dakikalığına hiçbir şey yapmadan sessizce oturmak, zihni toparlar.
  • Duyusal farkındalık: Etraftaki sesleri, renkleri, dokuları fark etmeye çalışmak, zihni ana getirir.
  • Düşünce gözlemi: Zihinden geçen düşünceleri değiştirmeye çalışmadan sadece izlemek, içsel dengeyi güçlendirir.
  • Şükür egzersizi: Gün içinde iyi giden şeyleri fark etmek, olumsuzluklardan odağı uzaklaştırır.
  • Topraklanma: Doğada yürümek, çıplak ayakla toprağa basmak veya eline bir taş alıp dokusunu hissetmek sakinleştirici bir etki yaratır.

Farkındalık bizi nasıl güçlendirir?

Farkındalık, insanı hem zihinsel hem duygusal olarak daha dayanıklı hale getirir. Çünkü farkında oldukça, duyguların seni sürüklemesine izin vermezsin, onları tanır, anlamlandırır ve daha iyi yönetirsin. Bu da stresle baş etmeyi, sakin kalmayı ve zor anlarda bile dengeni korumayı kolaylaştırır.

Ayrıca farkındalık, düşüncelerle gerçekleri ayırt etmeyi öğretir. Zihin bazen en küçük şeyi bile büyütür. Bununla birlikte farkında olduğunda bunu yakalayabilir ve durdurabilirsin. Böylece daha net düşünür, daha bilinçli kararlar alırsın.

Öfke ile baş etme yolları

Öfke hepimizin yaşadığı çok insani bir duygu. Asıl mesele onu bastırmak değil, doğru şekilde yönlendirebilmek. O an kızdığını fark edip derin bir nefes almak bile işe yarar. Bazen sadece birkaç saniye durmak, tepki vermeden önce düşünmek büyük fark yaratır.

Mümkünse ortamdan biraz uzaklaşmak oldukça etkili bir yöntemdir. Yürümek, su içmek ya da sessiz bir yerde kısa süre vakit geçirmek de öfkeyi hafifletir. Duyguları içinde tutmak yerine, sakinleşince konuşmak her zaman daha yapıcı olur. Öfkeyi yönetmek aslında onu bastırmak değil, doğru zamanda ve doğru dille ifade etmeyi öğrenmektir.

Terapide duygusal farkındalık nedir?

Terapide duygusal farkındalık, kişinin hangi duyguyu ne zaman yaşadığını fark etmesine ve o duygunun kaynağını anlamasına odaklanır. Bu sayede kişi bastırdığı duygularla yüzleşir, kendini daha iyi tanır ve duygularını sağlıklı biçimde ifade etmeyi öğrenir.

Duygu çemberi  

Bir duygu hissedildiğinde duygu çemberine bakılarak hangi temel duyguya ait olduğu bulunabilir. (Bu eğitimlerde detaylıca anlatılmıştır.) Doğru ilerlendiğinde duygu açık şekilde fark edilir ve ifade edilir. Bunun sık sık tekrarlanmasıyla duygusal farkındalık pratiği yapılmış olur.

Duygusal farkındalık nasıl sağlanır?

Rain tekniği kullanılarak profesyonel yönlendirme ile duygu farkındalığı sağlanabilir.

Duyguları güçlü, dayanıklı, kendine şefkatli, huzurlu ve kabul içerikli dengeli cesaretli şekilde ifade etmek duygusal denge için önemlidir.

Çapa tekniği zorlayıcı durumlar karşısında çok hızlı şekilde uygulanabilir. (Detaylar videoda anlatılmıştır.) Yavaş ve nezaketle çapa ifadeyi kendine hatırlatmak faydalıdır.

Mindfulness ile kendi kendimizi yatıştırmak mümkün. Dünya geçicilik ilkesine göre çalışır. Beden zihin duygu geçicidir. Mindfulness bilgelik öz şefkat gün içerisinde her anda kullanılabilmelidir.

Mindfulness temelli stres azaltma yöntemlerini kullanma

Mindfulness bireye dünyadaki her durumu olduğu gibi kabul etmeyi öğretir. Bu hayatın bize getirdiklerini tamamen olduğu haliyle görebilmektir.

Mindfulness bireyi içinde bulunduğu durumun bir adım dışarısına çekerek olayı olduğu gibi gözlemlemesini sağlar.

Mindfulness ile hayatta karşılaştığımız zorlayıcı durumları, tolere etmeyi öğrenebiliriz.